Göz Tansiyonunun Çeşitleri

A. Açık Açılı Göz Tansiyonu: En sık görülen göz tansiyonu biçimi ve göz tansiyonu rahatsızlıklarının yaklaşık %85'lik bir kısmı bu hastalıktan dolayı oluşur. Daha çok 45 yaşın üzerindeki kişilerde görülür ve ilk başlarda hiçbir belirti göstermeden devam eder. Nasıl oluştuğu tam olarak bilinmez; fakat "aköz hümör" olarak tabir edilen göz içi sıvısının dışarı atılamayıp bu sıvının göz içinde birikmesiyle basıncı artırmasıyla ortaya çıktığı belirtilir. Bu basınç ise zamanla göz içi sinirlerinde hasara neden olur.

B. Kapalı Açılı Göz Tansiyonu: Açık açılı göz tansiyondan farklı olarak gözde şiddetli ağrı, kızarıklık, bulanıklık; kusma, bulantı ve hassasiyet belirtileri ortaya çıkan ve akut glokom krizi olarak da tabir edilen bu göz tansiyonu biçiminde göz içi basıncı oldukça yüksek seviyelerdedir. Bu biçim göz tansiyonunda, basıncın düşürülüp hastanın ameliyata alınması gereklidir; aksi halde birkaç günlük zaman dilimi içerisinde tam görme kaybı gerçekleşebilir.

C. İkincil Göz Tansiyonu: Katarakt, iridosiklit göz hastalıklarına ya da romatizmal, diyabetik hastalıklara bağlı gelişen bu göz tansiyonu ile göz içi kanamaları, iltihaplanmalar gibi belirtiler olmaktadır.

Ç. Doğuştan Olan (Konjenital) Göz Tansiyonu: Bu göz tansiyonu çeşidi genellikle İri ve devamlı sulanan gözlü bebeklerde ve çocuklarda olur. Bu çeşit hastaların ışıktan rahatsız olması ve az yemek yedikleri görülür ve göz bebekleri hızlı büyüyüp küçülür.